ÖNDER ÇİFTÇİ DERNEĞİ KURULMA AMACI VE ÖNEMİ
Tarımsal Yayım en az Tarımsal Öğretim ve Tarımsal Araştırma kadar önemli bir konudur.Bir özdeyişte de belirtildiği gibi “bir zincirin gücü, bu zinciri oluşturan halkalardan en zayıf olanının gücü kadardır.”Bu yargı, Tarımsal Öğretim, Araştırma ve Yayım zinciri için de geçerlidir. Tarımsal konularda yapılan tüm çalışmaların, harcanan para, zaman ve emeğin sonuçta amacı, tarımla uğraşan kişilerin kalkınmasına ve ülke ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunmaktır. Tarımsal Yayım, Üreticiler ve bilimsel araştırma kuruluşları arasında bir köprü görevi görür. Yeni teknolojilerin üreticiler tarafından kullanılmasını sağlamak ve kullanımdan doğan problemleri de zamanında araştırma kuruluşlarına ileterek çözümünü sağlamaktadır. Cumhuriyetli yıllardan günümüze kadar tarım sektöründe gelinen nokta yeni teknolojilerin çiftçiler tarafından kullanılması sayesinde olmuş birim alana ve birim hayvan başına verim artmış dolayısı ile toplam üretim artmıştır. Bu gün dünya nüfusu ile birlikte Türkiye’nin nüfusu da artmaktadır. Bu nüfusu iyi ve kaliteli gıda ürünleri ile beslemek Tarımsal Yayımın temel amaçlarındandır. Fakat, üreticiler yeni teknikleri kullandıkça, kullanımdan doğan problemleri de artmaktadır. Bunlardan bazıları; İşletmecilik, pazarlama, Kadınlara yönelik konular, Gençlik eğitimine ilişkin konular, doğal kaynakların kullanımı, genç nüfusun istihdamı, toplum kalkınması gibi konulardır. Ürünü çok üretmek artık temel amaç olmaktan çıkmış araç olmuştur. Günümüz koşullarında Türk çiftçisi serbest piyasa ekonomisi içerisinde nasıl rekabet edeceğini bilememektedir. Tek başına Pazar karşısında korumasız ve yalnızdır. Rekabet edebilmesi için üretici birlikleri, kooperatifler ve dernekler şeklinde örgütlenmelidir. Örgütlü toplumlar her zaman güçlü ve piyasada söz sahibidirler. İşte teknolojinin de zamanında, etkin götürülebilmesi için de örgütlenmeye gereksinim vardır.
Gelişmiş ülkelerdeki çiftçilerle diğer ülkelerdeki çiftçiler arasındaki verimlilik farkı bu ülkelerdeki çiftçilerin eğitim konusundaki farklılıklarından kaynaklanmaktadır. Bu durum ülkemizdeki çiftçilerin eğitim ihtiyacının önemini açıkça ortaya koymaktadır. Tarımsal yayım örgütlenmiş eğitim içerisinde ele alınan yaygın eğitim şekli olarak ele alınabilir. En ilkelinden en gelişmişine kadar her toplum sürekli bir gelişme değişme içerisindedir. Sosyo-ekonomik açıdan sosyal değişme, toplumun belirli bir üretim biçiminden daha ileri bir üretim biçimine geçmesi demektir. Sosyal değişmenin ana etkenlerinden bir diğeri de nüfusun sahip olduğu nicelik ve niteliklerdir. Belirtilen tüm bu etkenler, her hangi bir toplumda belirli bir zaman sürecinde büyük sosyal değişmelere neden olmaktadır. Sosyal değişim içinde olan bir toplumun sosyali ekonomik ve politik yapısı, kültürü, sosyal örgütleri ve kurumları değişmektedir. Bu değişmler çeşitli sosyal sorunları beraberinde getirmekle birlikte, toplum genelikle ileriye ve daha yüksek bir aşamaya doğru yol almaktadır.
Kırsal alanda yaşayan nüfusun mevcut yaşam düzeylerinin daha iyiye götürülmesi için yetişkin nüfusun da eğitsel faaliyetlerden yararlandırılması ereklidir. Böylece kırsal alanda üretim biçimine ve üretim ilişkilerine müdahale edilerek tarımsal kalkınmanın sağlanması beklenir.
Yeniliklerin benimsenmesi ve önderlerin önemi
Üretici yaşadığı ortamda sosyo-ekonomik sorunlarla karşı karşıyadır. Bu sorunlar tarımsal veya tarım dışından kaynaklanabilir. Tarımsal sorunlar; küçük arazi, arazi mülkiyet yapısı, çok parçalılık, düşük verimlilik, yetersiz sermaye, ekolojik özelikler, yetersiz tarım bilgisi ve yetersiz yayım eğitimi, eski teknoloji, düşük fiyat ve Pazar gibi konular sayılabilir. Üretici ve ailesi birçok sorunu çözebilmek için çeşitli girişimlerde bulunmaktadırlar. Ayrıca devlet üretici sorunlarını çözmek için çeşitli uygulamalar yapmış ve yapmaya devam etmektedir. Kamu ve kamu dışı yayım faaliyetleri ile üreticilere yeni teknikler ve metotlar ulaştırılmakta ve uygulattırılmaktadır.
Yenilik, üreticilerin, içinde bulunduğu toplumun diğer bireylerine göre, yeni bir fikri daha erken benimseme derecesidir. Yeni bir fikrin benimsenmesi, kişiler arası iletişim ve karşılıklı etkileme sonucudur. Bir sosyal sistemdeki bireyler, yeniliği belirli bir zaman içinde benimserler. Yayımcılar, benimseme gruplarının genel karakterlerine bakarak, yörede hangi çiftçilerin yeniliğe karşı olumlu ya da olumsuz bir tavır göstereceğini bir ölçüye kadar tahmin edebilirler. Böylece, değişik üretici gruplarına göre farklı benimsetme yöntemleri uygulanabilir.
Yeni tarımsal teknolojilerin tanıtılması ve benimsetilmesi çalışmalarında yayım elemanlarının var olan imkânlarıyla üreticilerin tümüyle düzenli bir ilişki sürdürmesi güçtür. Bu nedenle yayım elemanı, iletişim çabalarını bir sosyal sistemdeki önder çiftçiler üzerinde yoğunlaştırarak yeniliklerin yayılma hızını artırabilir. Böylece, çalışmada tasarruf sağlanmış olur. Önderler ile çalışma, yeniliğin güvenilirliğini ya da kredibilitesini yükseltir. Böylelikle benimseme olasılığını artırır. Cumhuriyetli yıllardan günümüze kadar yeniliklerin uygulanmasında önder çiftçiler önemli rol oynamıştır. Kırsal alanda sözü geçen, iş yaptırabilme yeteneği fazla olan, fikirleri ile öne çıkan önder dediğimiz kişiler yeniliklerin benimsenmesinde ve yayılmasında çok önemlidirler. Özelikle örgütlenme konusunda da önder kişilerden yararlanılmalı ve gerekirse farklı bölgelerde kurulmuş olan başarılı üretici örgütlerine geziler düzenlenerek onların faaliyetleri yerinde izlenmelidir. Zira, önderler yerel organizasyonların oluşturulmasında ve sürdürülebilirliğinde de önemlidirler. Gönüllü olarak bir araya gelen insanlar tarafından oluşturulan çeşitli kooperatifler, üretici birlikleri, çiftçi dernekleri gibi organizasyonların etkinlikleri dikkate alınarak, yapılacak yayım faaliyetlerine desteklerin sağlanması, başarılı sonuçlar alınmasına da yardımcı olacaktır.
Konya İli 41 694 km2 Türkiye’nin en geniş ilidir. İlde 130 000 adet tarım işletmesi mevcut olup bunların
² %3’ü sadece hayvansal,
² % 29’u sadece bitkisel,
² %68’i ise hem hayvansal hem de bitkisel üretim yapmaktadır. Böyle geniş bir potansiyele sahip ilde;
² Üreticilere yeni teknikleri benimseme sürecinde kendilerini nelerin beklediğini anlatacak,
² Karar vermelerine yardım edecek,
² Kendilerine eşlik edecek,
² Tarım politikalarının uygulanmasını kolaylaştıracak,
Yeni teknikleri benimsemenin getirdiği stresle baş etmesini öğretecek, onlara dışarıdan destek olacak, örgütlenmelere ihtiyaçları vardır. Bu örgütlenme şekillerinden birisi de ‘ Çiftçi Dernekleridir’ Bu derneklerde yer alan önder çiftçilere ihtiyaç vardır. İşte gerek Tarım Bakanlığı gerekse Kamu dışında hizmet verecek olan tarım danışmanları bu dernekler ile birlikte çalıştıkları takdirde gelecekte kırsal kalkınmada önemli rol oynayacaklardır. Öyleyse Tarımsal Danışmanlık artık ürününü yurtdışı pazarlara ulaştırabilen veya ürettiklerini kendi işletmesinde işledikten sonra işlenmiş mamül olarak piyasaya arz edebilen üreticiler yaratmak zorundadır.
Maliyet ve karlılık hesapları yapılmayan, marka olmanın sadece sanayi sektörüne has bir durum olduğu sanılan tarımsal işletmelerde bu değişimlerin yaşanması için öncelikle Tarımsal Danışmanlık kavramının bu gelişmeler ışığında kendini değerlendirmesi ve yapılandırması kaçınılmaz bir görevdir. Tarım danışmalarının önemi ve yeni teknolojilerin benimsetilmesinde ve uygulatılmasında eskiden olduğu gibi günümüz koşullarında da önder çiftçilerden yararlanılmalıdır. Önder Çiftçi Derneğinin kurulacağı bu bölgede önder özelliklerine sahip, toplumda söz sahibi olan, onlara iş yaptırabilen belirli özelikleri ile öne çıkan kimselerin, yayım çalışmalarına katılımlarının sağlanması ve desteklerinin alınması bilginin yayılması ve programın başarısı için önemlidir. Unutulmamalıdır ki kırsal alanda yaşayan insanlar kalkınmadan ülke kalkınmasından söz edilemez. Kırsal kalkınma, ekonomik ve sosyal amaçların entegrasyonu ile ortaya çıkan bir işlemdir. Kırsal kalkınma yalnızca tarımsal problemleri değil aynı zamanda sosyal ve kurumsal problemleri de çözmeye çaba göstermelidir.
LEADER OF ESTABLISHMENT PURPOSE AND IMPORTANCE OF KONYA LEADER FARMERS ASSOCIATION
The farmers association acts as a bridge between agricultural extension, manufacturer, and scientific research organisations. Enabling the use of new technologies by manufacturers and also problems arising from the use by passing it timely on to research institutions to make sure the problem is solved. From the republic years to the present point in time the agricultural sector through the use of new technologies used by farmers the unit area used has increased productivity per animal therefore increased the total production. Today, the world population is increasing along with the population of Turkey. To supply the population with good quality food products is one of the main aims of Agricultural Extension. However, as manufacturers use new techniques problems arising from their use is also increasing. Some of these issues are business administration, marketing, issues concerned with women, issues related to youth education, use of natural resources, a young population, employment and community development issues.Producing a lot of products has now ceased to be the main purpose has been the tool. In today's climate Turkish farmers do not know how to compete in a free market economy. By itself in the face of the market it is unprotected and alone. In order to compete producer associations, cooperatives and associations should be organised . An organised society is always strong in the market and has authority. İn order to use the technology on time and to be effective there is a greater need to be an organisation. As with farmers in developed countries, the productivity gap between farmers in other countries, training and education of farmers in these countries stems from the differences in the situation of our farmers in our country clearly reveals the importance of educational and training needs. Furthermore, Agricultural extension as discussed in organised education can be considered as a form of widespread education. From the most primitive to the most advanced in every community there is a continuous change and development. From the socio-economic aspects of social change the specific production of the community in the form of means to switch to a more advanced form of production. Another main factor of social change is to acquire quantity and quality of population. All these mentioned factors, in any society in a certain period of time has caused great social change. A society in a social change in terms of social, economic and political structure ,culture, social organisations and institutions are evolving. These changes brought along with various social problems, generally give the right way forward to a higher stage of society .